Belçika kralı 2. Leopold(1865-1909) Afrika Kongosuna yaptıklarını da Adolf Hitlerin sahneye çıkacağı güne kadar acımasızlığın 1 numaralı temsilcisi olarak kalmıştır.
Kongo Belçika'nın sömürgesi ülke konumundaydı. Kral Leopold gizlice gönderdiği heyetle Kongo'daki kabile şeflerini kandırarak Kongo topraklarını parça parça satın almıştıDaha sonra uluslararası bir konferansta bu tapuları göstererek kendisine karar çıkarmış ve Avrupa devletleri Kongo'yu Kral Leopold'ın özel mülkü olarak tescillenmişlerdi.Bu topraklar üzerinde yaşayan 20 milyon Afrikalının o zamanlar efendisi Kral Leopold olmuştu.
1880 ve 90 ların itibaren yeni otomobil endüstrisi ve bisiklet endüstrisi lastik yapımında kullanılan kauçuğu su gibi, oksijen gibi arıyor ve çok muhtaçlardı.Kral Leopold'un Kongo'su dünyanın bir numaralı kauçuk üreticisiydi.

Kongoda ki Belçika askerlerinin her birine belirli sayıda kurşun verilmekteydi.Askerler kurşunlar boşa harcamadığını ispatlamak için öldürdükleri yerlilerin kesik ellerini getiriyorlardı.Bazense mermilerin boş gitmesi durumunda hayatta olan yerlerin ellerini keserek eksiklerini tamamlıyor.Kral Leopold yıllar sonra Kongo'da yaptıklarını "bir hıristiyanın yapması gereken görevler" etiketiyle savunmuştur.
Başka bir olay ise Kral Leopold Kongoluları sıraya dizdi ve Afrikalılara kollarını uzatmalarını uzatmalarını askerlerine istemiş ve kollarını uzatan Kongoluları göstererek bunların ellerinin boyu niye birbirinden farklı diye generale sormuş.Ardından hepsinin aynı boya gelene kadar kesilmesini emrettiği söylenir.Daha sonra zencilerin kolları aynı hizada kesilir ve uygulama kol ve bacak kesme, uzuv kesme uygulaması Afrikada savaşlarda cezalandırmak için gelenek arasına girmiştir.
Bir ülkenin kaderi bir parça kauçuk yüzünden perişan olmuş milyonlarca insan bir kauçuk parçası yüzünden işkenceler görmüş öldürülmüştür
Bu yaşananlar 1900 lerin başında ortaya çıkınca Avrupa devletleri Kral Leopold 'u eleştirmiş ve bir konsey toplayarak Kongo'yu Kral Leopold'ın özel mülkü olmaktan çıkarıp Kongoyu Belçika hükümetinin sömürgesi yani Belçika devletine sömürge olarak tayin etmiştir.Ardından Kongoya giren özel şirketler daha da acımasız usüller sergilemiştir.En ufaklarından biri borcunu ödeyemeyen yerlilerin Kadınlarını rehin almadın yasalarla belirlenmesi gibi...
1960 da bağımsızlığını kazanan Kongo hâlâ iç savaşlar ve kıtlıkla mücadele etmekte olup ülkenin üstünden karabulutda hiç eksik olmamıştır.
Lakin Kral Leopold tüm bu vahşete ve insanlık suçlarının rağmen bırakın yargılanmayı Afrika'da medeniyet götüren Avrupalı olarak saygı duyulmaktadır.Şimdi bir de kendisinden ulusal kahraman müthiş lider olarak söz edilmektedir.
Atalarımıza ve Türk milletine sürekli insanlık dersi veren ve bizi hor gören Avrupalıların atalarının yaptıklarının sadece bir kısmıdır Kral Leopold'ın yaptıkları.Bizim atalarımız ise asırlar boyu topraklarında yaşayan insanlara hiçbir şekilde zulüm etmemiş olup barış içinde yaşamışlardı.Şimdi size soruyorum asıl medeniyet ve insan hakları kimde ve bunun gerçekten temsilcisi biz miyiz onlar mı?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder